BİZİM ZAMANIMIZDA ERGENLİK Mİ VARDI?
- psksevgikilinc
- 29 Haz
- 2 dakikada okunur

“Bizim zamanımızda ergenlik mi vardı?” diye başlayan bir cümleyi duymayan yoktur sanırım. Ancak ergenlik kavramı ilk kez 1904’te Amerikalı psikolog G. Stanley Hall tarafından kullanılmıştır. Bu kavram ortaya atılmadan önce de ergenlik mutlaka vardı ki, böyle bir tanımlamaya ihtiyaç duyulmuş. Yani, eğer 1800’lü yıllarda doğmadıysanız, sizin zamanınızda da ergenlik vardı!
Belki sizin gençliğinizle şimdikiler arasında farklar var. Gelin, lise yıllarınızı hatırlayın. Deli dolu olduğunuz, kanınızın kaynadığı, bağımsızlık istediğiniz o dönemleri düşünün. Şimdiki gençlerin yaşadığı da aynı şey. Fakat içinde bulunduğumuz zaman, gençlere sunulan imkanlar, sosyal dinamikler ve ebeveyn yaklaşımları oldukça değişti. Eğer siz de 2000’li yıllarda doğmuş olsaydınız, muhtemelen ergenliği bugünkü gençler gibi deneyimlerdiniz.
Peki, Nedir Bu Ergenlik?
Ergenlik, öncelikle fiziksel değişimlerle başlayan ve kendini duygusal, bilişsel ve sosyal değişimlerle de gösteren bir gelişim dönemidir. Tıpkı bebeklik veya yaşlılık gibi doğal bir süreçtir. Fakat bu dönem, yetişkinliğe geçiş süreci olduğu için hem ergenin hem de ebeveynlerin zorlandığı bir evre olabilir.
Çocuğunuz bu dönemde bir taraftan çocukluğunun yasını tutarken, diğer yandan yetişkinliğe adım atmanın heyecanını ve belirsizliğini yaşıyor olabilir. Kendi kimliğini oluşturma çabası içinde ebeveynlerinden ayrışmak ister. Artık size her an ihtiyacı olmayacaktır ve bu durum bazen ebeveynler için de zorlayıcı olabilir.
Ergenlik Döneminde Ebeveyn-Çocuk İlişkisi
Bu süreçte ebeveynler için bazı şeyler değişebilir:
Söyledikleriniz artık eskisi kadar etkili olmayabilir, çünkü arkadaşlarının görüşleri daha önemli hale gelir.
Daha çok dışarıda vakit geçirmek isteyebilir.
Kendini zaman zaman içe kapatabilir ya da tam tersine sosyal çevresiyle daha fazla etkileşimde bulunabilir.
Bedeninde değişimler olacak, cinselliği deneyimleyecek, ped kullanacak, tıraş olmayı öğrenecek, kıyafet tarzı değişecek.
Bir gün sizinle bir yetişkin gibi konuşabilir, ertesi gün çocuk gibi davranabilir.
Bütün bunlar sürecin doğal parçalarıdır. Bu yüzden ebeveyn olarak sizin yapmanız gereken en önemli şey, çocuğunuzu yargılamadan dinlemek ve onun duygularını anlamaya çalışmaktır.
Ergenlikte Sağlıklı İlişki İçin Öneriler
Etiketlemeyin ve Eleştirmeyin
“Ergen işte!” “Ergen ergen konuşma!” gibi ifadeler kullanmaktan kaçının. Bu, çocuğunuzun kendini anlaşılmamış hissetmesine neden olabilir.
Onun Dünyasını Tanıyın
İlgi alanları, arkadaşları ve düşünceleri hakkında konuşun. Onu dinleyin, yargılamadan anlamaya çalışın.
Sınırlar Koyarken Esnek Olun
Kurallar koymak önemli ancak bunları onun ihtiyaçlarını ve gelişimini göz önünde bulundurarak oluşturun. “Benim dediğim olacak” yaklaşımı yerine, iş birliği yapmaya çalışın.
Duygularını Anlamaya Çalışın
Bazen agresif, bazen içine kapanık olabilir. Onun da bu süreçte zorlandığını unutmayın ve duygularını ifade etmesi için alan tanıyın.
Bağımsızlığına Saygı Gösterin
Ergenlik, bağımsızlaşma sürecidir. Onun bireyselliğini destekleyin, ancak tamamen kontrolü bırakmadan rehberlik etmeye devam edin.
Model Olun
Sadece sözlerinizle değil, davranışlarınızla da ona örnek olun. İletişim kurma biçiminiz, stresle başa çıkışınız, başkalarına nasıl davrandığınız, çocuğunuz için en büyük rehber olacaktır.
Çatışmaları Sağlıklı Hale Getirin
Ergenlikte çatışmalar kaçınılmazdır. Ancak önemli olan, bu çatışmaların ilişkiyi yıpratmadan yönetilmesidir. Çocuğunuzu dinleyerek, duygu ve düşüncelerini anlamaya çalışarak sağlıklı bir iletişim kurabilirsiniz.
Gerekirse Destek Alın
Ergenlik döneminde yaşanan sorunlar bazen aile içinde çözülemeyebilir. Bu noktada bir uzmandan destek almak ilişkileri güçlendirmek adına faydalı olabilir.
Ergenlik zorlu ama aynı zamanda dönüşüm ve büyüme sürecidir. Çocuğunuzun kendini keşfetmesine yardımcı olmak, ona güvenli bir alan sunmak ve onunla sağlam bir bağ kurmak, bu süreci hem onun hem de sizin için daha sağlıklı ve anlamlı hale getirecektir.